2 Şubat 2010 Salı

Beni ne değiştirdi ?

Eskiden ... Ben eskiden dışa dönük, sıcak kanlı, enerjili bir çocuktum. çocukluğumun geçtiği 15 yaşıma kadar olan hayatımda kendimi böyle tanıyorum. Mahallade, okulda, evde, her yerde iyi biriydim. Geniş arkadaş çevrem vardı diye bilirim.
Mahallade arkadaşlarla futbol oynardık, bazen playstation oynardık, günün büyük bölümünü arkadaşlarımla geçirirdim. ister okulda, ister mahallade ve her yerde dışa dönüktüm. akıllı, zeki ve mutluydum...


Şimdi ... Fakat şimdi günlerce evimden çıkmadığım olur, üniversitede, mahallade her kesi tanıyorum, ara sıra konuşuyorum ama her kese karşı bir soğukluk var bende. insanlara karşı, her kese karşı, hayatımın her alanına karşı bir soğukluk var şimdi.. eskiden ( çocukluğumda ) bir topluluk görünce hemen aralarına gideyim derdim, tanışayım, konuşayım derdim, sosyal olarak çok becerikliydim... fakat şimdi insanlardan kaçıyorum... bazen kendi kendime hayret ettiğim de oluyor.. Markete inip ekmek almak bile bazen çok sıkıcı oluyor benim için.. insanlarla karşılaşmak canımı sıkıyor.. mahalleden arkadaşlarla karşılaşmaktan hoşlanmıyorum.. eskiden günün büyük bir kısmını birlikte geçirdiğim insanları şimdi görünce anlamadığım bir korku duyuyorum.. gerçekten bu çok saçma geliyor bana...

Fakat onlar hala eskiden olduğu gibiler.. Ben son 4-5 senedir artık evden dışarı çıkmaz oldum. okuldan, üniversiteden eve, evden de okula gidip geldim... Sosyal olarak yok gibi davrandım.. bir hiç gibi.. Bunun başlıca sebebi bence insanlara olan güvenim ve kendi özgüvenim diye düşünüyorum.. artık insanlarla ilişki kurmakta zorlanıyorum..


Neden zorlanıyorum ? Çünki insanlarla ilişkide hep 2 şeyi gördüm. Ben insanlara iyi davranınca onlar beni hep kullanırlar. ve ben onları kullanmazsam onlar beni kullanırlar.. Fakat ben hiç kimseyi kullanmak, onlara karşı sahtekar olmak istemiyorum.. Ben yalnız kendini çıkarını düşünen bireyci birisi olmak istemiyorum.. Fakat insanların çok büyük kısmı öyle..



Bir tür sosyal travmalarım var gibime geliyor... Ben 8. sınıftayken okul değiştirdim.Azerbaycanda eğitim sistemi 11 sene. 1. sınıftan 11. sınıfa kadar aynı okulda okuya bilirsiniz. lise sınavları olmuyor bizde.. 9. sınıftan artık yeni okulyumdaydım.. gerçeği söylemem gerekirse yeni okulum eski okulumdan çok güzeldi, moderndi.. fakat içindeki insanlar eski okulumdakı gibi değillerdi...

9. sınıftayken yeni okulda yeni arkadaş çevresi edinirim, birlikte dostluklar kurarız diye düşünüyordum.. Fakat şimdi eskiye baktığımda her şey benim istediğim gibi olmadı... Sınıf arkadaşlarım Çok bireyci çıkdılar.. yalnız kendilerini düşünen, arkadaşlık nedir bilmeyen, hep en iyisini kendilerine isteyen, paylaşmak istemeyen, güzel ilişkiler kurmayı bilemeyen bir nevi hayvan gibi yaşayan insanlarla karşılaşdım.. bu benim için bir nevi hayal kırıklığı oldu. büyük bir süre yalnız kaldım.. aralarına katılamadım.. burada sosyal fobi, özgüven eksikliği gibi etkenlerin de parmağı vardı..


Buna ben düştüm diyorum. hayatım aniden farklı düzene girdi ve hayatımdakı yeni arkadaşları pek sevmedim açıkcası.. sevilecek özellikleri olmayan insanlardı çoğunluğu.. Umduğumla bulduğum bir olmadı benim...


Bundan sonraysa artık mahalleye de günler gittikçe inemez oldum.. artık bundan sonra sürekli hayal kurarak, içine kapanarak yaşadım. mahalle arkadaşlarım hakkında da şimdiye kadar olan düşüncelerim değişti.. onların da bazılarının beni kıskandığını, çekemediğini çok açık gördüm..


Bana eskiden güven veren mahalle, okul ortamı şimdi benim canımı sıkan bir yerdi... artık hiç kimse beni anlamıyordu.. ben de hiç kimseyi anlamıyordum. hep hayal kurarak mutlu oluyordum.. okula ve mahalleye olan düşüncem değişmişti ve ben artık gün geçtikçe eski benden uzaklaşıyordum...


Bugün ogünleri düşününce aslında keşke ortama ayak uydursaydım diyorum.. boş şeyi kafama takmasaydım, oyunu kurallarına göre oynasaydım diyorum, fakat 3 sene bundan önce şimdiki kadar tecrübeli olmadığım için yapamazdım diye düşünüyorum.. aslında dert edilecek birşey yoktu o zamanlar, doğru, her şeyin boktan olduğunu fark etmişdim, ama bu fark etme karşısında mücadele vermeliydim, hemen yılmamalıydım, kendi yuvama çekilmemeliydim...



Bundan sonra ... Artık bu günlerde mutlaka şuan yaşadığım çevreye, sosyal ortamlara adapte olmalıyım. eğer ben ortama adapte olmazsam ortam beni içinde barındırmaz... eğer her kesin oynadığı kurallarla oynarsam ortam beni kral yapar... bunları deneyerek öğrendim ben.. artık hiç bir olay karşısında yılmak yok bana göre.. ister mahalle olsun, ister okul, üni olsun artık takmıyorum hiç birisini... her yerde sahtekarlar, ikiyüzlüler var ama bir de iyiler de var... işte kötüleri her zaman dışlayarak, iyileri överek yaşaya bilirim bence..

Ben kimim & Bu Blog sayfasinin amaci nedir ?

Öncelikle Blog sayfama hoşgeldiniz. Ben Okan Ersin. 1991 senesi, Azerbaycanın başkenti Bakü doğumluyum. şuan üniversite öğrencisiyim.Buradakı tüm yazılarımın içeriği ben ve benim hayatım olacaktır. Yazılarımı okuyarak beni çok yakından tanıya bilirsiniz.

Bu blog sayfasını yapmakta tek amacım kendimi olduğum gibi anlatmak ve siz çok değerli okurlarımın yorumlarını, tavsiyelerini almaktır.

Ben yanlış hatırlamıyorsam 5 sene öncesine kadar çok farklıyıdım. 2005-2010 senesi boyunca karakterim çok değişti. Bu 5 senelik zaman dilimi beni neredeyse tamamen başka birisi yaptı. Bunun sebeplerini de burada anlatacağım. Gerçek hayatta ben kimim , neler yaparım, nasıl yaşarım, planlarım nedir ve neler yaparsam, hayatıma neleri katarsam ben eskisi gibi ola bilirim ves. gibi konularda birlikte düşüne biliriz.



Eğer şuanda bu sayfadaysanız yapmanız gereken 2 şey var. 1. benim burada yazdığım yazıları okuyarak bana söylemek istediğinizi söylemek, tavsiyelerinizi vermek ve yeni yazacağım yazıları takip etmek, 2. bu siteyi okumamak. Eğer 1. ni yaparsanız bu zaman benim arkadaşım olacaksınız. 2. seçmiş iseniz beni tanımayan, bana ve benim hayatıma tamamen yabancı olan ve hep yabancı kalmak isteyen birey olacaksınız. Gerçek şu ki ben burada tüm her şeyi sadece arkadaşlarım için anlatıyorum. yani eğer benim arkadaşım olmak istersen sırf tüm bunları senin için yazıyorum demektir bu. bir nevi dertlerimi, sevinçlerimi , hayatımdakı tüm olayları paylaşıyorum. Peki neden paylaşıyorum ? işte bunun da sebeplerini yazılarımı okuyunca çok iyi anlayacaksınız.


blog hakkında umarım yeterli bilgi vermişimdir. eğer sormak istediğiniz birşey varsa hiç çekinmeden sora bilirsiniz ve ben büyük memnuniyyetle soruları cevaplaya bilirim...